Deniz Suyu ile Daha Uygun Yollara İçme Suyu Yapılabilir mi ?

Günümüzde en önemli çevre sorunlarından ikisi, içilebilir su kaynaklarının azalması ve karbon salınımı nedeniyle gerçekleşen küresel ısınma. NYU Tandon Mühendislik Okulu’ndan araştırmacılar, geliştirdikleri yeni yöntemle bu sorunların çözümüne önemli bir katkı sunabilirler.

Dr. Andre Taylor tarafından geliştirilen yöntemde, deniz suyu “Redoks Akış Tuzdan Arındırma” adlı indirgenme-yükseltgenme yöntemleriyle ayrıştırılıyor. Böylece suyun içindeki tuz ayrılarak deniz suyu içilebilir hâle getiriliyor. Yeni yöntem, daha öncekilerden farklı olarak ortaya çıkan deniz tuzunu yenilenebilir enerji depolamak için kullanmayı öngörüyor.

Araştırmacıların açıklamasına göre yeni yöntem, mevcut RFD yöntemlerine kıyasla tuzdan arındırma sürecinde %20 oranında daha iyi performans gösteriyor. Ayrıca bu sistemlerin kullanılabilmesi için gereken enerji miktarını da ciddi oranda düşürüyor.

Dr. Taylor, “Enerji depolamayı ve sürdürülebilir, verimli çözümleri akıcı bir şekilde bir araya getirerek sadece taze suya olan büyüyen talebi karşılamakla kalmayıp çevre koruma ve yenilenebilir enerji entegrasyonunda lider olabiliriz.” ifadelerini kullandı.

Redoks Akış Tuzdan Arındırma ya da kısaca RDF, oldukça versatil bir sistem ve ihtiyaca göre de ölçeklendirilebilmesiyle öne çıkıyor. Böylece güneş ya da rüzgar enerjisi ile birleştirilebiliyor. Bir yandan da elbette var olan içilebilir su krizinin çözümünde önemli bir rol üstleniyor. Dr. Taylor’a göre bu yöntemle geleneksel güç sistemlerine olan bağımlılık azalacak ve karbon fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçiş daha kolay olacak.

Geliştirilen sistemde, sisteme giren deniz suyu tuzlandırma ve arındırma akımlarından geçirilecek. Bu kanallar çeşitli zarlarla ayrılacak ve bu zarlar üzerinde gerçekleşen reaksiyonlar hem pozitif yüklü sodyum iyonları ortaya çıkaracak hem de suyun arındırılmasını sağlayacak. Biriken materyaller ve temiz su tekrar sisteme sokulduğunda ise yenilenebilir elektrik üretilmiş olacak.